Hayati son günmüş gibi yaşamak. Yorgun,bitkin ve halsiz. Göz kapaklarım artık bana ihanet etmeye başladı,kapanmasalar bile yarıya kadar isyan bayrağını çoktan çektiler. Vücudum yorgunluktan ağrımaya, bitkin ellerim uyuşmaya, takatsız ve halsiz ayaklarım karıncalanmaya başladı. Artık ruhumu hissede biliyordum. Haylaz bi cocuk gibi hiç durmaksızın bedenim den çıkmak bana hayalini kurdurduğu ütopyama gitmek için ısrar edip durmakta. Haksızda değildi aslında.Hak etmişti bunu hakkıydı. Onunla sabahım ilk ışıkları ile beraber kapattığım gözlerimle birlikte beni götürdüğü o kuş sesleri ile Başlayan sonsuzluğa... Artık tek başına gidicekti. Bense oturmuş evin balkonuna,uzatmışım ayaklarımı demirlere,kuş sesleri ve yanımda sen.
Bu yazı 6 Temmuz 2015 11:41 tarihinde yazılmıştır.