Yüzölçümüne düşen gözyaşının az olduğu zamanlardı, Aşk hala gözümüzde alımlı bir elma şekeriydi, Kazık misali sopası henüz elimizde kalmamıştı,
Aşk, çocukken gözümüzde büyüyen lunapark gibiydi, Kesilmemişti elektirikler henüz en tepedeyken, Ya da balerinin eteği başından aşağı geçmemişti,
Aşk hala inandığımız bir mucizeydi, Noel babanın ya da deniz kızlarının varlığına inancımız kadar, Henüz Tanrıya dahi inancını yitirmiş bi rahip gibi Yitirmemiştik aşka olan inancımızı,
Eski unutulmuş bir dildi aşk, Onu öğrenme hevesimiz henüz bitmemişti, Oysa 29 harfi öğrenip,fiş ezberlemekten çok daha zordu, Aşkın alfabesini sökmek ölüm gibiydi
Aşk masallarda öğretildiği gibide değildi, Külkedisinin ayakabısı bir bşkasının ayağınada olabilirdi, Ya da rapunzel o kuleden tek başınada kurtulabilirdi, Kahramanların yeri yoktu özetle artık aşkta, O eski aşklar evvel zaman önceydi....