Sen gittin, Çileklerin tadı gitti Sen gittin, Kar yağdı tüm masallara Kırıldı kanadı Anka Kuşunun Kaf Dağının ardı gitti Bağrımda uyuyan hançer Ciğerimi yardı gitti. Ayaz kondu yüreğime Bütün denizlerim dondu Umut bağladığım sallar, Sahillerim vardı, gitti.
Sen gittin, Şarkıların adı kaldı Mahallenin delisiyle, bülbülün feryadı kaldı Suyu çekildi Diclenin Koca Fırat susuz kaldı Çiçeklerin rengi kaçtı, uçtu şiirin ahengi Köprülerim öksüz kaldı Gittin, her gece ellerim yaslı Yolunu unuttum evimin, sokağımın Kilitlerim paslı kaldı Sen gittin, Yoruldu Keremin kalbi Gözleri hep ufuklarda Gelmeyecek Aslı kaldı.
Sen gittin, Bir gözleri kömür gitti Acılarla süslediğim Bir yaralı ömür gitti
Ecem gitti, gecem gitti, yetmez gibi hecem gitti Hangi birini anlatsam, Daha nicem, nicem gitti Dizlerim, ayaklarım kırıldı Öksüz kaldı şiirlerim Sen gittin umudum orta yerinden Bir dal misali koptu, yarıldı
Sen gittin, Tükenmez savaşım kaldı Ne dostum ne eşim kaldı Ruhum tökezler oldu ardımdan Bir gölge gibi Sürüklenen leşim kaldı
Yağmurlar yağmıyor eskisi gibi Bu adam bu şehre sığmıyor artık
Gittin de Yıldızlara kafa tutan Kendi adını unutan Bir belalı başım kaldı
Sen gittin, Çiçekler açtığına pişman Morlar bana düşman şimdi
Sen gittin, Sen gittin ilacım gitti Yaşama sevincim gitti Deva bulmaz sancım ile dinmeyen bir acım kaldı. Saltanatım gitti Elimde beş para etmez Kırık dökük tacım kaldı.
Sen gittin, Sılası gitti gönlümün Son kalesi yerle bir, paramparça her burcu İçime kor düşüren halesi kaldı ayın
Gittin, Gittikçe daralan duvarlar kaldı Yalnızlık kadar soğuk İki gözü iki çeşme resimler kaldı. Sabaha karşı kapıma dayanan Düşlerime düşman Tavşan uykularım kaldı.
Sen gittin, Anılar vuruldu şakağından Kan karıştı rüyalara Kelebekleri zehirledi çıyanlar. Kimi davul zurna çaldı ardından, Kimine kırk gün, kırk gece düğün oldu gidişin. Yılanlara gün doğdu Uykularıma göz dikti kimileri Yastığım beni boğdu.
Depremler kaldı, Beni her bahar vuran. Faylar kaldı, her bayram Yokluğunda kuduran.
Sen gittin, Düşlerimi mesken tutan Kaşın, gözün, yüzün kaldı. Ne tarafa dönsem hep sen Gözlerimde hiç dinmeyen Gökyüzümden hiç inmeyen Akıl almaz hüzün kaldı. Ne derman ne gücüm kaldı. Bu şehirden, sokaklardan Geceden, aydan, şafaktan, Kaybolduğun o ufuktan Sorulacak hesap ile Alınacak öcüm kaldı